Suriye ve Irak’ta başka ülkelerden gelerek savaşa katılanların çocukları korunmalı

UNICEF Genel Direktörü Henrietta Fore tarafından yapılan açıklama

21 Mayıs 2019

NEW YORK, 21 Mayıs 2019 – “ Başka ülkelerden gelerek savaşa katılanların, Suriye, Irak ve diğer bölgelerdeki kamplarda, gözetim merkezlerinde ya da yetimhanelerde perişan haldeki çocukları dünyada en savunmasız gruplar arasında yer almaktadır. Bu çocuklar sürekli olarak, sağlıklarına, güvenliklerine ve refahlarına yönelik şiddetle karşı karşıya kalırken, aynı zamanda dehşet verici koşullarda yaşamaktadır. Gördükleri aile desteği de çok sınırlı olan çocukların çoğu ya sadece anneleri ya da  kendilerine nezaret eden başka kişilerle kalırken tamamen tek başına kalan çok sayıda çocuk da bulunmaktadır.

“İki kere dışlanarak hem kendi toplulukları tarafından damgalanmış, hem de hükümetleri tarafından gözrmezden gelinmişlerdir. Temel hizmetlere erişimde ya da geldikleri ülkelerine dönmede büyük hukuksal, lojistik ve siyasal güçlüklerle karşılaşmaktadırlar. 

 “UNICEF’in tahminlerine göre Suriye’de çoğu 12 yaşından küçük olmak üzere yaklaşık 29 bin yabancı çocuk bulunmaktadır. 20 bin kadar çocuk Irak kökenliyken 9 binden fazlasının da 60 civarında farklı ülkeden geldiği bilinmektedir.

“Bunlara ek olarak başka ülkelerden gelerek savaşa katılanların 1000’e yakın çocuğu da Irak’ta bulunmaktadır.

“Bu çocukların çoğu Irak-Şam İslam Devleti (IŞİD) tarafından kontrol edilen bölgelerde dünyaya gelmiş ya da ebeveynleriyle birlikte bu bölgelere taşınmıştır. Diğer çocuklar ise, çoğunluğu erkek çocuklar olmak üzere, ya silahlı grupları desteklemeye zorlanmış ya da hayatta kalabilmek için bunu yapmak zorunda kalmışlardır. Hepsi son derece trajik koşulların ve haklarına yönelik ağır ihlallerin mağdurudur. Hepsine çocuk oldukları gözetilerek yaklaşılmalı, özen gösterilmelidir.

“UNICEF, her ülkenin kendi ulusal güvenlik çıkarlarını gözetme hakkını kabul ederken, BM’ye üye devletlere aynı zamanda Çocuk Haklarına dair Sözleşme uyarınca 18 yaşından küçük herkesi koruma sorumluluklarını yerine getirmeleri çağrısında bulunmaktadır. Kendi ülkelerinde ya da başka yerlerde silahlı gruplarla bağlantılı hale getirilen çocuklar da bu kapsamdadır. Bu arada, üye devletlerin yurttaşları olan çocuklarla birlikte bu ülkelerde doğarak yurttaşlık hakkına erişmiş konumdaki kişilerin çocukları da korunmalıdır.

 “UNICEF üye devletlerden özellikle şunları talep etmektedir:

  • Kendi yurttaşları olan ya da kendi yurttaşlarının ebeveyn durumunda oldukları çocuklara resmi kimlik belgeleri verilmesi;
  • Bu çocukların devletsiz konuma gelmelerinin önlenmesi;
  • Asıl ülkelerine gönüllülük temelinde güvenli ve saygın biçimde dönmelerinin ve orada toplumla yeniden bütünleşmelerinin desteklenmesi;
  • Gözaltına alınan çocuklar söz konusu olduğunda bu önleme ancak en son çare olarak ve mümkün olan en kısa süre için başvurulması.
  • Ceza sorumluluğu yaşının üzerinde olan ve hakkında suç işlediği iddiası bulunan çocukların adil yargılama ve çocuk adalet sistemine yönelik uluslararası ilkelere uygun muamele görmesi temin edilmelidir.

“Bu çocuklara en başta fail olarak değil mağdur olarak davranılmalıdır.  Ülkelerine geri gönderme dâhil haklarında alınacak her kararda çocuğun yüksek yararı gözetilmeli ve uluslararası hukuk standartlarına tam uyum ilke edinilmelidir.

“UNICEF bu konuya eşgüdümlü ve tutarlı bir yaklaşım sağlanabilmesi için üye devletler, uluslararası kuruluşlar ve Birleşmiş Milletlerin diğer bölümleri de dâhil olmak üzere çeşitli ortaklarla yakın bir mesai içindedir.

“Bugüne dek çocukların ancak bir bölümü ülkelerine gönderilebilmiştir. UNICEF desteği talep eden ülkeler için ekiplerimiz 270’ten fazla çocuğun ülkelerine geri gönderilmesi işlemlerinde kolaylaştırıcılık yapmıştır. Bu destek kapsamında bakanlıklar ve konsolosluklarla temasa geçilmiş, hukuksal yardım sağlanmış, çocuklara ülkelerine kadar eşlik edilmiş, çocukların geniş aileleri ve toplumlarıyla yeniden bütünleşmelerine yardımcı olunmuştur.

“Ne var ki Suriye’de, Irak’ta ve başka yerlerde binlerce yabancı çocuk son derece elverişsiz koşullarda yaşarken UNICEF uluslararası toplumun bu çocukların korunması için çok daha fazlasını yapması gerektiği inancındadır.

“UNICEF, kendi ülkelerinde IŞİD kontrolündeki bölgelerde yaşamış ve halen risk altındaki binlerce Suriyeli ve Iraklı çocuğun acı verici durumundan kaygı duymaktadır. Bu çocuklar söz konusu olduğunda da gözaltı işlemine ancak en son çare olarak başvurulmalı ve çocuk adaleti alanındaki uluslararası standartlar uygulanmalıdır. Suriye ve Irak’taki çatışmalardan etkilenen tüm çocukların hakları her durumda en başta gözetilmelidir.”

İrtibat Kişileri

Sema Hosta
Chief of Communication
UNICEF in Türkiye
Telefon: + 90 312 454 10 10
Najwa Mekki
UNICEF New York
Telefon: +1917 209 1804

UNICEF hakkında

UNICEF en dezavantajlı durumdaki çocuklara ulaşmak için dünyanın en zorlu kimi yörelerinde çalışmalar yürütmektedir. 190 ülkede ve bölgede herkes için daha iyi bir dünya adına tüm çocuklar için çalışıyoruz. UNICEF ve çocuklara yönelik çalışmaları hakkında daha fazla bilgi için: www.unicef.org.UNICEF’i Twitter ve Facebook’tan takip edin.