Çocuklara Yönelik İnsani Yardım Faaliyetleri
UNICEF, Türkiye’de Suriye Krizi'nden ve Avrupa'da Göçmen ve Mülteci Krizi’nden etkilenen en güç durumdaki çocuklara ve ailelere odaklanarak dayanıklılıklarını artırmalarına ve daha iyi bir geleceğin temellerini atmalarına yardım etmektedir.

- Mevcut:
- Türkçe
- English
Durum
Türkiye; 2015 yılından beri, dünyadaki en büyük kayıtlı göçmen nüfusa ev sahipliği yapmaktadır. Hâlihazırda Türkiye'de,1,7 milyonu çocuklardan oluşan, 4 milyondan fazla kayıtlı mülteci ve sığınmacı bulunmaktadır.
Suriye Krizi 9. yılına girerken, 1,6 milyonu çocuk 3,6 milyonu aşkın Suriyeli, Türkiye'de geçici koruma altında bulunuyor ve Suriyelilerin yüzde 96'sı ülke genelindeki ev sahibi topluluklarda yaşıyor.
Türkiye ayrıca, sayıca yüksek bir düzeyde olan, 120.000’ini çocukların oluşturduğu, yaklaşık 370.000 Suriyeli olmayan mülteci ve göçmenlere de (büyük bir bölümü Afganistan, Irak ve İran vatandaşlarından oluşan) ev sahipliği yapmaktadır.
Bunun yanı sıra, Türkiye, hareket hâlinde olan göçmenler ve kayıtlı olmayan mülteciler için bir geçiş ülkesi olmaya devam etmektedir. 2015'ten bu yana, çoğu çatışmalardan kaçan ya da Avrupa'da daha iyi fırsatlara erişmek isteyen kişilerden oluşan 1,1 milyonu aşkın mülteci ve göçmen, Türkiye üzerinden Yunanistan'a zorlu yolculuklar yaptı. Zorlu yolculukları sırasında, 180.500 kişi, kurtarıldı ya da tutuklandı. 1.500’den fazla kişi ise göç girişimleri sırasında kayboldu ya da hayatını kaybetti. Başarılı bir şekilde sınırı geçen kişilerin üçte birinden fazlasını çocuklar oluşturmaktadır.

Yaklaşık on yıldan beri devam eden Suriye Krizi'nin geniş kapsamı; Türkiye'deki temel hizmetler ve altyapı sistemi üzerinde çok büyük bir baskı oluşturmaya devam etmektedir. Türkiye'deki mülteci aileler ise hâlen oldukça savunmasız bir durumda bulunmaktadır. Kısa bir süre önce yapılan değerlendirmelere göre, Suriyeli mültecilerin yaklaşık yüzde 12'si aşırı yoksulluk içinde (Türkiye'de aşırı yoksulluk, günde 3,20 ABD dolarından düşük gelir düzeyi olarak tanımlanıyor) ve yüzde 59'u orta düzey yoksulluk içinde (günde 5,5 ABD dolarından düşük gelir düzeyi) yaşamakta. 2018 yılında, Türkiye ekonomisindeki yaşanan küçülme ve beraberinde gelen enflasyon, ailelerinin geçimini sağlamaya çalışan kişiler açısından ilave güçlükler yaratmıştır.
Özellikle de mülteci ve göçmen çocuklar oldukça güç durumdadır. Tahminlere göre, 400.000 Suriyeli çocuk, hâlen okul sistemi dışında ve mevcut hizmetler hakkında farkındalığın bulunmayışı, dil engelleri ve sosyoekonomik engeller gibi güçlüklerle karşı karşıya bulunuyorlar.
Mülteci ve göçmen çocuklar-özellikle de okul sistemi dışında kalanlar-dışlanma, ayrımcılık ve çeşitli sömürü türleri de dâhil olmak üzere bir dizi koruma riski karşısında ciddi bir şekilde savunmasız durumdadır.
Bunun yanı sıra, yıllardır süren çatışmalar ve yer değiştirmeler mülteci çocukların psikososyal esenlikleri üzerinde ciddi bir etki yaratmaya devam etmektedir. Söz konusu etkiye müdahale edilmediği takdirde, bu durum, çocukların gelişimleri üzerinde kalıcı bir olumsuz etkiye yol açabilir.
Suriyeli çocuklar ve aileler şu an bir dönüm noktasında bulunuyor. Bu aşamada eylemsizlik, çok ciddi riskler yaratabilir; zira Suriyeli çocuk kuşağının tamamı şu an tehlike altında.
Çözüm

Genel kriz müdahalesinde öncülük eden Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti , Suriyelilere ve diğer mülteci gruplara insani yardım sağlayan en büyük aktör olup, resmî hesaplamalara göre, bugüne kadar yapılan yardımların bedeli 30 milyar ABD dolarını aşmıştır. UNICEF; İnsani Yardım Çalışmalarında Çocuklara Yönelik Temel Taahhütleri doğrultusunda, bu ulusal çabalara destek vermektedir.
3RP (Regional Refugee & Resilience Plan – Bölgesel Mülteci Dayanıklılık Planı) ve "Kayıp Kuşak Olmasın" Girişimi çerçevesinde, UNICEF toplumlarda yaşayan Suriyeli çocuklar ve ergenler ile krizden etkilenen dezavantajlı Türk çocuklara ulaşmak amacıyla, Eğitim, Çocuk Koruma, Ergenler ve Gençler, Sağlık ve Temel Hizmetler olmak üzere beş öncelikli alanda çalışmalarına devam etmektedir.
UNICEF ayrıca Türkiye'de hareket hâlindeki hassas durumdaki Suriyeli olmayan çocuk ve ailelere de belirli koruma hizmetleri ve temel ihtiyaç desteği sağlamaktadır.

Hem mülteci hem de Türk çocukları etkileyen krizin uzaması ve karmaşık yapısını gözönünde bulundurarak UNICEF'in insani yardım faaliyetleri, ülke programına bütünüyle entegre edilmiştir. Hâlihazırdaki ulusal ve toplum temelli sistemler aracılığıyla, çalışmalarımızı kararlılıkla sürdürmekteyiz.
Tüm çocukların kısa ve uzun vadeli ihtiyaçlarına daha etkili bir şekilde yanıt vermek amacıyla, insani yardım faaliyetleri ve kalkınma arasındaki bağlantının güçlendirilmesi için de çalışmalar sürdürmekteyiz.
Amacımız, çocukların ve ailelerin dayanıklılıklarını arttırarak onları ilerideki travmadan korumak ve Türk ve mülteci toplumlar arasında sosyal uyumu da desteklemektir. Bu faaliyetler İzleme ve Raporlama Mekanizması aracılığı ile çocuk haklarının ihlallerine dair toplanan veriler ve UNICEF'in savunu çalışmalarını güçlendirmek ve desteklemek için kullanılan kanıta dayalı sistemler ile güçlendirilmektedir.
UNICEF, kamu ve STK paydaşları ile birlikte Türkiye'deki Suriyeli çocukların kayıp kuşak olmasını önlemek için çalışmaktadır. Fakat bunu tek başımıza yapmamız mümkün değil. 2019 yılında UNICEF, Çocuklara Yönelik İnsani Yardım Faaliyetleri (HAC) çerçevesinde Türkiye'deki Suriyeli çocukların ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla 239,4 milyon ABD doları tutarında fon çağrısında bulunmuştur. Çalışmalarımıza nasıl katılabileceğinizi öğrenmek için lütfen buraya tıklayınız.